İçeriğe atla

Azerbaycan sineması

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Azerbaycan sineması, Azerbaycan'ın uluslararası film kültürü ve sinematografisinin bir parçasıdır.

Azerbaycan kinematografisinin tarihi 2 Ağustos 1898'den başlar.[1] İlk filmler fotoğrafçı ve yazar Aleksandr Mişon tarafından çekilmiş kronik sahneler ("Bibiheybet'te Petrol Fışkırması Yangını", "Balahanı'da Petrol Fışkırması", "Şehir Bahçesinde Halk Gezintisi", "Kafkas Dansı" vb.) ve "İlişdin" adlı sanatsal sinema sahnesinden oluşuyordu.[1] [2]

Aleksandr Mişon tarafından çekilen "Bibiheybet'te Petrol Fışkırması Yangını" filminden kare

1915 yılında Kafkasya'da Pirone kardeşlerin açtığı anonim şirketler (ticaret evleri) tarafından Bakü, Tiflis, Erivan şehirlerinde dağıtım büroları kuruldu.[1] 1915 yılında adı geçen şirket, petrol sanayicilerinin parasıyla İbrahim Bey Musabeyov'un "Petrol ve Milyonlar Saltanatında" romanı temelinde aynı adlı ilk Azerbaycan sanatsal filminin çekimine başladı.[1] Filmi çekmek için Sankt-Peterburg'dan yönetmen Boris Svetlov davet edildi. Doğa manzaraları Bakü ve çevre köylerde, stüdyo ile ilgili sahneler ise Tiflis'te çekiliyordu.[1] Filmde Lütfeli Bey rolünü Hüseyin Arablinski canlandırdı.[1][3] 1916 yılında Bakü'de Üzeyir Hacıbeyov'un "Arşın Mal Alan" operetası temelinde ilk Azerbaycan sinema komedisi çekildi.[1] 1919 yılında ise "Azerbaycan'ın Bağımsızlığının Yıldönümü Münasebetiyle Tören" adlı uzun metrajlı film gösterime girdi.[1]

1923 yılında Azerbaycan Foto-Kino İdaresi (AFKİ) kuruldu.[1] AFKİ, çeşitli girişimcilerin fotoğraf, sinema ve dağıtım bürolarını millileştirme ve birleştirme çalışmalarını yürütüyordu. O dönemde AFKİ'nin himayesinde Bakü'de "Teyyare", "Edison", "Milyon", "Ladya", "Madenci" gibi sinemalar da bulunuyordu.[1] 1924 yılında AFKİ, iki serilik "Kız Kalesi Efsanesi" adlı sanatsal filmi gösterime sundu. Etnoğrafik açıdan ilgi çekici olan bu filmde yazarlar Doğu egzotizminden kaçamamışlardı.[1]

Azerbaycan'da yerli yönetmen ve oyuncu kadrolarını yetiştirmek amacıyla 1925 yılında Şamil Mahmudbeyov'un girişimiyle AFKİ bünyesinde bir stüdyo kuruldu.[1] Cefer Cabbarlı, Mikail Mikailov ve diğerleri burada eğitim gördüler. Filmlerin sanatsal kalitesini yükseltmek ve yerli kadroların gelişimine yardımcı olmak amacıyla Bakü'ye Vsevolod Pudovkin, Nikolay Şengelaya, Mihail Çiaureli gibi ünlü film yönetmenleri ve Aleksandr Galperin, İvan Frolov, Dmitri Feldman, Leonid Kosmatov, Yevgeni Şneyder gibi sinematograflar davet edildi. Cefer Cabbarlı, Abbas Mirza Şerifzade ve diğerleri film yaratma sürecine dahil edildiler.

AFKİ, sonrasında "Azdövletkino" (1926–1930), "Azerkino" (1930–1933), "Azfilm" (1933), "Azdövletsenayesi" (1934), "Azerfilm" (1935–1940), "Bakü Film Stüdyosu" (1941–1959) gibi adlar aldı ve 1961'den itibaren Cefer Cabbarlı adına "Azerbaycanfilm" film stüdyosu olarak anılmaya başlandı.[1]

Cafer Jabbarlı'nın aynı adlı eserine dayanan "Sevil" filminden bir kare. 1929 yılı

Hurafe ve cehaletle mücadele, devrim, kadın özgürlüğü 1920'lerde Azerbaycan sinemasının ana temalarıydı. "Bismillah", "Volkan Üzerinde Ev", "Hacı Kara" gibi filmler ve kadın özgürlüğü için mücadele eden Azerbaycan kadınının sanatsal ve gerçek anlamda ifade edildiği "Sevil", o dönemin başarılı filmlerindendir.[1] 20. yüzyılın 1920'lerinde Bakü'de yerli sinemacılar ve yabancı film şirketlerinin temsilcileri tarafından şehrin hayatı ve petrol madenlerinden bahseden sinema kronikleri ve belgesel filmler çekiliyordu.[1] 1920 yılında "Bakü'de 9. Kızıl Ordu'nun Resmi Geçidi" adlı ilk kronika sinema dergisi çekildi. Aynı yıl "Doğu Halklarının İlk Kongresi" kronika filmi de oluşturuldu. Sonraki yıllarda çeşitli olaylarla ilgili sinema haberleri hazırlandı: "Sovyet Azerbaycan'ın 3. Yıldönümü", "Surahanı Petrol Madenlerinde Yangın", "Neriman Nerimanov'un Cenazesi", "Frunze'nin Katılımıyla Kızıl Ordu'nun Manevraları" gibi belgesel filmlerin yanı sıra, popüler bilim filmlerinin üretimine de başlandı.[1]

1925 yılında yönetmen Abbas Mirza Şerifzade, cumhuriyetin kültürel ve ekonomik yaşamını anlatan "Azerbaycan'a Seyahat" filminin çekimlerini tamamladı.[1] 1920'lerde Azerbaycan sinemasında tarihi-belgesel filmlerin yanı sıra, izleyicileri genç cumhuriyetin tarım ve kültürel yaşamındaki başarılarla tanıştıran "Azerbaycan Ekranı" sinema dergisi (yılda 4–5 sayı) yayımlanmaya başladı.[1] Bu yıllarda Azerbaycan belgesel sinemasında Mikail Mikailov, Aleksandr Makovski, Aleksandr Litvinov gibi yetenekli yönetmenler, Yakov Tolçan, İvan Tartakovski gibi görüntü yönetmenleri çalışıyordu.[1]

1898-1919: Öncü dönem

[değiştir | kaynağı değiştir]

Azerbaycan, sinemanın büyüleyici dünyasına ilk adım atan ülkeler arasındaydı. 19. yüzyılın sonunda Hazar Denizi kıyısındaki Bakü, dünya petrolünün yüzde 50'sinden fazlasını üretiyordu. Petrol endüstrisi, yatırım yapmak ve çalışmak isteyen yabancıları cezbetti. Hizmet sektörü de petrol sektörüyle aynı çizgide ilerledi.

Rus Alexandr Mişon Bakü'ye gelip yerleşen ilk girişimcilerden biriydi. Fotoğrafçı ve kameramandı ve Mikhailovski Caddesi'nde, şimdiki Aziz Aliyev Caddesi'nde bir fotoğraf stüdyosu işlettiği Bakü'de yıllarca yaşadı.

Mişon, Bakü'deki bilimsel fotoğrafçılık topluluğunda aktif hale geldi ve bu topluluğun sekreteri oldu. 1879'dan 1905'e kadar, manzaraları, petrol üretimi ve arıtma sürecinin yanı sıra petrol patlamalarını ve petrol sahalarında çıkan korkunç yangınları belgeledi. Fotoğraflarının kopyaları bugün hala mevcuttur.

Mishon 1898'de Bakü'deki günlük hayatı filme almaya başladı. Niyeti bu filmleri Paris'te göstermekti. Kaspi gazetesi 1 Ağustos 1898'de filmini duyurdu. Şöyle diyordu:

"2 Ağustos 1898 Pazar günü A. Mishon, mühendis Jules Carpentier tarafından geliştirilmiş bir Lumière film kamerasıyla çektiği bazı filmleri gösterecektir. Kafkasya ve Orta Asya'ya ait bu filmler önümüzdeki Uluslararası Paris Sergisi için hazırlanmıştır ve Bakü'de Vasilyev-Vyatsky Sirk Tiyatrosu'nda sadece bir kez gösterilecektir. Aşağıdaki filmler gösterilecektir: Bibi-Heybat petrol sahasında petrol fışkırması sonucu çıkan yangın, Buhara Emiri Ekselanslarının Dük Aleksey'in Büyük Vapuru ile yola çıkış töreni, Kafkasya'dan bir halk dansı ve kısa süre önce Bakü'nün parklarından birinde sergilenen "Verdi, Yakalandın" adlı komediden sahneler. Daha ayrıntılı bilgi için afişlere bakınız. Etkinlik saat 21:00'de (akşam 9) başlayacaktır."

Bakü'deki Forum Sineması. 1936 yılı

1930'larda Azerbaycan kinematografisinde Seyfulla Bedelev, Vladimir Yeremeyev, Alesker Alekperov ve diğerleri faaliyet göstermeye başladılar.[1] Bu sanatçıların filmlerinde ilk beş yıllık planlar döneminde cumhuriyetin hayatı, kolhoz kuruluşu, kültürel alandaki başarılar, Azerbaycan'da petrol sanayisinin yeni tekniklerle donatılması gibi konular yer aldı. Belgesel filmin olanakları dahilinde tamamlanmış insan figürü yaratma çabaları o dönemin sanatsal başarılarındandır.[1]

1930'ların başlarında konusunu modern yaşamdan alan, yaşamı sanatsal bir şekilde tasvir eden, aynı zamanda tarihi-devrimci konulu filmler çekiliyordu: "Latif", "İsmet", "Elmaz" ve "Yeni Ufuklar", "Bakülüler", "Köylüler" vb.[1]

Alesker Alekperov'un katılımıyla "Lyatif" filminden bir kare. 1930 yılı

1935 yılında Azerfilm'in Moskova'daki Mejraypromfilm stüdyosu ile birlikte ürettiği "Mavi Denizin Kıyısında" adlı filmle Azerbaycan'da sesli film yapımına başlandı.[4] Filmde başrollerde ünlü Sovyet sinema oyuncuları Lev Sverdlin, Nikolay Kryuçkov, Yelena Kuzmina ve diğerleri rol almışlardır.[1] 1936-1941 yılları arasında 10'dan fazla sesli film gösterime girdi.[1] 1930'larda sesli filmlerin ortaya çıkışıyla birlikte belgesel sinemanın da yaratıcı olanakları genişledi.[4] "Şöhretli Azerbaycan" bir bölümlük belgesel kronik film almanakında ilk kez olarak anlatıcı metni kahramanların konuşmalarıyla senkronize edildi. 1939 yılından itibaren "Azerbaycan Ekranı" sinema dergisi "Ordenli Azerbaycan" (yılda 36 sayı) adı altında yayımlanmaya başladı ve 1930'ların sessiz filmlerinden tam metrajlı "Şerke Yol", "Azerbaycan Sanatı" filmleri dikkate değerdi.[4]

1940 yılında yönetmenler Mikail Mikailov ve Vladimir Yeremeyev, Azerbaycan'da Sovyet iktidarının 20. yılı münasebetiyle "Yirminci Bahar" adlı belgesel filmi yaptılar.[5]

İkinci Dünya Savaşı yıllarında kahraman savaşçılar Kamal Kasımov ve Behtiyar Kerimova adanmış "Vatan Oğlu" ve "Behtiyar" sinema romanları, Mirza Fethali Ahundov'un hayatı ve faaliyetini anlatan "Sebuhi", tek bir hikaye çizgisiyle bağlantılı üç sinema romanından oluşan "Bir Aile", savaş sırasında denizcilerin gösterdiği kahramanlıklara adanmış "Denizaltı T-9" adlı filmler yapıldı.[5]

Movsum Sanani'nin oynadığı "Bakhtiyar" (1942) filminden bir kare

İkinci Dünya Savaşı yıllarında Azerbaycan belgesel sinemasının bir grup yönetmen ve kameramanı cephe hattına giderek askerlerin kahramanlıklarını filme çekiyordu.[5] Bu materyaller özel gösterimler olarak askerlere gösterilmek üzere çeşitli cephelere gönderildi.[5] Bu dönemde Azerbaycan halkının cephe arkasındaki emeğini yansıtan sinema dergileri, sinema röportajları da yapıldı. "Vatan Uğrunda", "Kaygı", "Mektuba Cevap" vb. 1944'te Bakü Stüdyosu Moskova Belgesel Filmler Stüdyosu ile birlikte Hazar denizcilerinin kahramanlıklarını anlatan "Hazariler" adlı tam metrajlı belgesel filmi çekti.[5]

1945 yılında Azerbaycan'da Sovyet iktidarının 25. yılı münasebetiyle yönetmen Hüseyin Seyidzade "Ebedi Alevler Diyarı" adlı tam metrajlı belgesel filmi yaptı.[5] Aynı yıl Üzeyir Hacıbeyov'un "Arşın Mal Alan" adlı müzikal komedisi yeniden sinemaya uyarlandı.[5] Yönetmenler Rıza Tehmasib ve Nikolay Leşşenko, milli renkleri ve halk mizahını koruyarak parlak bir realist sinema komedisi yaratmayı başardılar.[5] Film SSCB'de ve dünyanın birçok ülkesinde başarıyla gösterildi.[5] "Arşın Mal Alan" filmiyle yönetmenler Rıza Tehmasib ve Nikolay Leşşenko, besteci Üzeyir Hacıbeyov, oyuncular Reşid Behbudov, Leyla Bedirbeyli, Elekber Hüseynzade, Münnever Kelenterli ve Lütfeli Abdullayev 1946'da SSCB Devlet Ödülüne layık görüldü.[5]

"Fatali Han" filminden bir kare. Sağda, Fatali han (Alesker Alekperov) Rusya'dan bir büyükelçiyle konuşuyor.

Savaştan sonraki yıllarda "Sovyet Azerbaycanı" (yılda 36 sayı; "Ordenli Azerbaycan" sinema dergisinin yeni adı) ile birlikte "Genç Nesil" (yılda 4 sayı) sinema dergisi de yayımlanmaya başlandı.[5] 1945-50 yıllarında belgesel sinema alanında senaristler İmran Kasımov, Ethem gullubeyov, yönetmenler Zeyneb Kazımova, Latif Seferov, görüntü yönetmeni Arif Nerimanbeyov, besteciler Kara Karayev, Tofiq Gulliyev ve diğerleri faaliyet göstermeye başladılar.[5] Güney Azerbaycan halkının 1945-1946 yıllarındaki özgürlük mücadelesini anlatan "Arazın Ötesinde" adlı tam metrajlı film dikkate değerdi.[5]

1940'ların sonu ve 1950'lerin başlarında Bakü film stüdyosunun ana yönelimi belgesel ve yayın filmlerinin çekilmesine odaklanmış, bu dönemde sadece "Fetali Han" ve "Bakü'nün Işıkları" adlı filmler çekilmiştir.[4]

Azerbaycan sinemasının yeni gelişim aşaması 1950'lerin ortalarından itibaren başlamaktadır.[4] Bu dönemde ulusal senarist, yönetmen, kameraman ve ressam kadroları yetişmektedir.[4] Çoğu, Genel Birlik Devlet Sinema Enstitüsü'nde eğitim almışlardı.[4] Bu yıllarda sanat filmlerinin çekimlerinin artması, konularının genişlemesine neden olmuştur.[4] Ekranda işçilerin ve kolhozcuların, çeşitli meslek sahiplerinin emek ve yaşamları yansıtıldı: "Kızmar Güneş Altında", "Kara Taşlar", "Gölgeler Sürünüyor", "Onun Büyük Yüreği", "Onu Affetmek Olur mu?", "Bizim Sokak", "Büyük Dayanak", "Telefoncu Kız", "Üvey Anne".[4]

Azerbaycan'da Sovyet iktidarının zaferinin 30. yılı münasebetiyle 1950'de "Sovyet Azerbaycanı" renkli tam metrajlı belgesel filmi yaratıldı.[4] Film, 1951'de Cannes Film Festivali'nde özel ödüle layık görüldü.[4] Sonraki yıllarda modern konular, halkın yaşamı ve emek başarıları belgesel sinema ustalarının yaratımlarında başlıca yer tutmuştur: "S. M. Kirov Adına Körfezde", "Azerbaycan Bilimi", "Bizim Azerbaycan".[4]

"Baku ve Bakülüler", "Azerbaycan Kültürünün Baharı", "150 Yıl. Mirza Fetali Ahundov" ve diğer Sovyet sineması sanatının önde gelen temsilcilerinden sayılan "Hazar Petrolcileri Hakkında Destan" ve "Denizi Fethedenler" filmlerini, yönetmen Roman Karmen Bakü film stüdyosunda çekmiştir.[4] Bu filmlerde deniz petrolcülerinin fedakar çalışmaları ve hayatları yansıtılmıştır. Bu filmler için yönetmen Roman Karmen, kameramanlar Cavanshir Mammadov ve Sergey Medinski Lenin Ödülüne layık görülmüşlerdir.[4]

Bakü film stüdyosunda çeşitli konularda filmler yaratılmıştır.[4] 1957'de çekilen "Bir Mahallede İki Çocuk" filmi Doğu ülkelerinden birinde halkın özgürlük ve demokrasi için mücadelesini anlatır. Partizan Mehdi Hüseynzade'ye adanmış "Uzak Kıyılarda" filmi ise Azerbaycan'ın ve eski Sovyet sinemasının başarılarındandır. Dinamik, gerilimli olaylar, özenle verilmiş karakterler, kameraman ve yönetmen işinin yüksek seviyesi filme geniş bir şöhret kazandırmıştır.[4]

Ayrıca bakınız

[değiştir | kaynağı değiştir]
  1. ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t u v w x "AZƏRBAYCANDA KİNO SƏNƏTİNİN YARANMA TARİXİ. SƏSSİZ DÖVR (1920-1935)". www.azerbaijan.az. 3 Eylül 2016. 25 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  2. ^ "AZƏRBAYCANDA KİNO SƏNƏTİNİN YARANMA TARİXİ. SƏSSİZ DÖVR (1920-1935)". news.az. 3 Eylül 2016. 7 Mayıs 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  3. ^ "Aydın Kazımzadə: "Azərbaycan kinosunun tarixi üç dəfə dəyişib."". 1905.az. 1905.az. 3 Eylül 2016. 24 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  4. ^ a b c d e f g h i j k l m n o p "AZƏRBAYCAN KİNOSU 1935-1988-Cİ İLLƏRDƏ. SƏSLİ DÖVR". www.azerbaijan.az. www.azerbaijan.az. 25 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Eylül 2016. 
  5. ^ a b c d e f g h i j k l m "AZƏRBAYCAN KİNOSU 1935-1988-Cİ İLLƏRDƏ. SƏSLİ DÖVR". www.azerbaijan.az. www.azerbaijan.az. 25 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Eylül 2016. 

Dış bağlantılar

[değiştir | kaynağı değiştir]