İçeriğe atla

sınır

Vikisözlük sitesinden
Ayrıca bakınız: sinir

Türkçe

[değiştir]

Köken

[değiştir]
Pontus Rumcası sinoron

Söyleniş

[değiştir]

sınır (belirtme hâli sınırı, çoğulu sınırlar)

  1. bir şeyin nicelik bakımından inebileceği veya çıkabileceği en alt/üst yer
    Hele bir de birkaç sünger bulabilse artık mutluluğunun sınırı olmayacaktı. — Halikarnas Balıkçısı
  2. bir şeyin yayılabileceği veya genişleyebileceği son çizgi,
    Bataklığın sınırı oralara kadar uzanırdı.
    Oralarda ormanın sınırı 1500 mertebde bitiyormuş.
  3. son,
  4. (coğrafya, hukuk) komşu il, ilçe, köy veya kişilerin topraklarını birbirinden ayıran çizgi
  5. (coğrafya, politika) iki komşu devletin topraklarını birbirinden ayıran çizgi
  6. (matematik) değişken bir büyüklüğün istenildiği kadar yaklaşabildiği durağan büyüklük

Çekimleme

[değiştir]

Eş anlamlılar

[değiştir]
  • (coğrafya, politika): had, hudut
  • (gelinebilecek en alt/üst yer, matematik): limit
  • (yayılabilinecek son nokta):

Alt kavramlar

[değiştir]

Türetilmiş kavramlar

[değiştir]

Çeviriler

[değiştir]

Kaynakça

[değiştir]

Ek okumalar

[değiştir]