Original Article
Journal of Social Research and Behavioral Sciences
Received/Accepted Dates
Sosyal Araştırmalar ve Davranış Bilimleri Dergisi
24.01.2021/18.03.2022
ISSN:2149-178X
DOI: 10.52096/jsrbs.8.15.5
Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz1
Prof. Dr. Feride ÖZTÜRK
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi
İ.İ.B.F. Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik Bölümü
[email protected]
ORCID ID : 0000-0003-2159-7531
Mert KILIÇ
[email protected]
ORCID: 0000-0003-0993-9527
Özet
Bu çalışma, Türkiye’de küreselleşme ve ekonomik büyüme arasındaki ilişkiyi Toda-Yamamoto nedensellik
yaklaşımını kullanarak 1980-2018 dönemi için test etmeyi amaçlamaktadır. Yapılan Toda-Yamamoto
nedensellik testi sonuçlarında, ticari küreselleşmeden ekonomik büyümeye doğru tek yönlü, ekonomik
büyümeden finansal küreselleşmeye doğru tek yönlü, bilgi küreselleşmesi ve ekonomik büyüme arasında
çift yönlü, politik küreselleşmeden ekonomik büyümeye doğru tek yönlü ve ekonomik büyümeden genel
küreselleşmeye doğru tek yönlü nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir. Ekonomik küreselleşme ile ekonomik
büyüme, sosyal küreselleşme ile ekonomik büyüme, kişiler arası küreselleşme ile ekonomik büyüme ve
kültürel küreselleşme ile ekonomik büyüme arasında herhangi bir nedensellik ilişkisi tespit edilememiştir.
Anahtar Kelimeler : Küreselleşme, Ekonomik büyüme, KOF, Toda-Yamamoto Nedensellik Testi.
The Relationship Between Globalization and Economic Growth: An Analysis for Turkey
Abstract
This study aims to test the relationship between globalization and economic growth in Turkey for the period
1980-2018 using the Toda-Yamamoto causality approach. Toda-Yamamoto causality test results indicated
a unidirectional causality running from trade globalization to economic growth, unidirectional from
Bu çalışma, “Ekonomik Büyüme ve Küreselleşme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Uygulama” başlıklı yüksek lisans
tezinden türetilmiş ve 25-27 Haziran 2021 tarihlerinde Antalya’da gerçekleştirilen 9. Uluslararası Sosyal Araştırmalar
ve Davranış Bilimleri Sempozyumunda sözlü bildiri olarak sunulmuştur.
1
57
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
economic growth to financial globalization, bidirectional between information globalization and economic
growth, unidirectional from political globalization to economic growth, and unidirectional from economic
growth to general globalization. No causality relationship was found between economic globalization and
economic growth, social globalization and economic growth, interpersonal globalization and economic
growth and cultural globalization and economic growth.
Keywords: Globalization, Economic growth, KOF, Toda-Yamamoto Causality Test
1. Giriş
Küreselleşme özellikle son yirmi yıldır ülkeler üzerinde ekonomik, sosyal ve politik değişimlere
neden olmaktadır. Küreselleşme süreciyle birlikte yayılan teknolojik değişimler, küresel ticaret ve
finans sisteminde etkili olurken maliyetlerin azalmasında, verimlilik artışında, piyasaların
bütünleşmesinde, istihdam sağlamada ve bilgi transferinde ülkelere yardımcı olmaktadır. Bu süreç
ise ülkelerin ekonomik büyüme seviyelerinin artmasına katkıda bulunmaktadır. Günümüzde
Uluslararası Para Fonu, Dünya Bankası ve Dünya Ticaret Örgütü gibi liberal politikaları
benimseyen kurumların ülkelere destek sağlaması ve gelişmiş ülkelerin serbest ticaret
politikalarını desteklemeleri, küreselleşme sürecini hızlandıran önemli etkenler arasında yer
almaktadır.
Küreselleşmenin ülkeler üzerindeki değişim gücü ve hızı, iktisat literatüründe küreselleşmenin
sıkça tartışılan ve araştırılan bir konu olmasına neden olmaktadır. Literatürde küreselleşmeyle
ilgili çok sayıda çalışma olmasına karşın tam bir fikir birliği sağlanamadığı görülmektedir. Bunun
en önemli sebebi ise küreselleşmenin her ülkenin ekonomik büyüme dinamikleri ve sosyal yapısı
üzerinde farklı etkiler yaratmasıdır. Bu nedenle literatürde yaygın olarak aşırı küreselleşmeciler
(Hyperglobalist),
şüpheciler
(Sceptic)
ve
dönüşümcüler
(Transformationalist)
olarak
küreselleşmeye üç farklı yaklaşım mevcuttur (Michael, 2011: 4).
Küreselleşmenin ülkeler üzerindeki etkilerinin tartışılması, küreselleşmenin ölçülmesini de önemli
hale getirmektedir. Özellikle 2000’li yıllardan itibaren araştırmacılar tarafından küreselleşmeyi
kapsamlı olarak ölçebilmek için çeşitli endeksler geliştirilmiştir. Bu endekslerden biri bu
çalışmada da tercih edilen ve Alex Dreher (2006) tarafından oluşturulan İşviçre Ekonomi
58
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz
Araştırmaları Enstitüsü (KOF) küreselleşme endeksidir. KOF endeksi ülkelerin sadece ekonomik
değil aynı zamanda sosyal ve politik değişimlerini de kapsamlı şekilde ölçmektedir.
Türkiye’de Cumhuriyetin kurulmasından günümüze kadar geçen süreçte siyasi ve ekonomik
gelişmelere bağlı olarak Batı ile ilişkilerin kuvvetlendirilmeye çalışılması ve Türkiye’nin jeostratejik konumu, Türkiye’nin küreselleşme sürecine dahil olmasında önemli rol oynamıştır.
Türkiye, yıllar içinde küreselleşme sürecine entegre olurken süreç boyunca entegrasyonun olumlu
ve olumsuz etkileri ekonomik, sosyal ve siyasi yönleriyle görülmektedir.
Küreselleşme ve ekonomik büyüme arasındaki ilişkiyi literatürde teorik ve ampirik yönleriyle
inceleyen çok sayıda çalışma olmasına karşın, küreselleşmenin büyüme üzerindeki etkisi
konusunda birçok fikir ayrılığı mevcuttur. Bununla birlikte küreselleşmeyi ekonomik, sosyal ve
politik olarak tüm yönleriyle ve alt başlıklarıyla inceleyen sınırlı sayıda çalışma olduğu
görülmektedir. Bu bağlamda bu çalışmanın amacı, Türkiye’de 1980-2018 dönemi için
küreselleşme ve ekonomik büyüme arasındaki ilişkiyi Toda-Yamamoto nedensellik testi
yaklaşımıyla analiz ederek ilgili literatüre katkı sağlamaktır.
Çalışmanın devam eden ikinci bölümünde ekonomik büyüme ve küreselleşme ilişkisi
incelenirken, sonrasında ekonomik büyüme ve küreselleşme ilişkisini inceleyen ampirik
çalışmalara yer verilmektedir. Üçüncü bölüm veri seti ve metodolojiyi içermektedir. Dördüncü
bölümde ise ekonometrik bulgular yer almaktadır. Beşinci ve son bölüm sonuç ve
değerlendirmeden oluşmaktadır.
2. Ekonomik Büyüme ve Küreselleşme İlişkisi
Ekonomik büyüme ve küreselleşme ilişkisi literatürde sıklıkla incelenen ve üzerine tartışılan bir
konudur. Özellikle hem teorik çalışmalarda hem de ampirik analizlerde çoğu zaman farklı sonuçlar
gözlemlenmektedir. Geleneksel düşüncede ise küreselleşmenin ve küreselleşme süreciyle
meydana gelen serbest ticaretin ekonomik büyüme üzerindeki etkisinin pozitif yönlü olduğu
bilinmektedir (Altıner vd., 2018: 126). Bu etkinin pozitif olmasının nedeni ise küreselleşmenin
ekonomiyle birlikte sosyal, siyasal ve kültürel alanlarda da etkili olması ve böylece uluslararası
bilginin ve etkileşimin devamlı olarak artmasından kaynaklandığı söylenebilmektedir.
59
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
Boockmann ve Dreher (2003) çalışmalarında, internet kullanımının artmasıyla birlikte insan
etkileşimlerinin bilgiyle birleştiğini ve ortaya çıkan bu teknolojilerin ekonomik entegrasyonu hızla
arttırması sonucu daha fazla serbest ticaretin ve finansal serbestliğin tetikleneceğini dile
getirmişlerdir. Li ve Reuveny (2003), ortaya çıkan bilgi akışının zamanla ülkeler arası kültürel
yakınlaşmayı tetikleyerek sosyal küreselleşmeyi de beraberinde getireceğini vurgulamışlardır.
Ülkelerin küreselleşmeyle birlikte ekonomik büyümeyi yakalamaları büyük oranda sosyal ve
beşeri sermayeye bağlıdır. Ülkelerde bulunan beşeri ve sosyal sermaye ülkelerin ekonomik, siyasi
ve sosyal küreselleşmeye entegre olmalarında doğrudan etkilidir (Woodhouse, 2006: 84).
Küreselleşme sürecinin artmasıyla birlikte bilgi ve teknoloji alanında büyük değişimler
olmaktadır. Bilgi ve teknolojinin gelişimi ve kullanımı ise toplumlardaki eğitim seviyesiyle
paralellik göstermektedir (Sarıkaya, 2014: 48). Prembeh (2004) ticarette, sermayede ve
teknolojideki küreselleşme sürecinin ancak bilginin genişlemesi ve derinleşmesiyle mümkün
olabileceğini ve bilginin eğitim aracılığıyla yeniden yapılandırılarak uluslararası ekonomik
faaliyetleri yeniden düzenleyici rol oynayacağını vurgulamaktadır. Özetlemek gerekirse
küreselleşen dünyada ülkelerin rekabet edebilmesi büyük oranda eğitime bağlıdır. Küreselleşme,
ülkelerdeki mevcut eğitim düzeyini değiştirmeye zorlayarak eğitimde gelişmelere ve değişimlere
neden olmaktadır.
2.1. Literatür Taraması
Literatürde küreselleşme ve ekonomik büyüme üzerine birçok çalışma yapıldığı görülmektedir.
Yapılan bu çalışmalar iki ana grupta incelenmektedir. İlk gruptaki çalışmalarda, ekonomik
küreselleşmeyi ölçmek amacıyla ticari, finansal açıklık vb. değişkenler kullanılırken, ikinci grupta
ise ekonomik küreselleşmenin yanı sıra sosyal ve politik küreselleşmenin de ölçümü için çeşitli
endeksler kullanıldığı görülmektedir.
Brunner (2003), 1960-1992 dönemini kapsayan çalışmasında 125 ülke için küreselleşmenin
göstergesi olarak dışa açıklığın, GSYH ve GSYH büyümesindeki etkisini En Küçük Kareler
(EKK) yöntemini kullanarak incelemiştir. Çalışma sonucunda uzun dönemde uluslararası ticaretin
büyüme üzerinde pozitif etkisi olduğu, kısa dönemde ise etkinin zayıf olduğu sonucuna ulaşmıştır.
60
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz
Dreher (2006), 1970-2000 dönemini kapsayan çalışmasında 123 ülke için geliştirdiği KOF
endeksini kullanarak, küreselleşmenin ekonomik büyüme üzerindeki etkisini analiz etmiştir.
Analizini EKK ve Genişletilmiş Momentler (GMM) yöntemiyle test etmiş ve çalışma sonucunda
küreselleşmenin ekonomik büyüme üzerinde pozitif bir etkisi olduğu sonucuna ulaşmıştır.
Zhuang ve Koo (2007), 1991-2004 dönemini kapsayan çalışmalarında 56 ülke üzerinde panel
regresyon analizini kullanarak ekonomik büyüme ve küreselleşme ilişkisini incelemişlerdir.
Çalışma sonucunda küreselleşmenin tüm ülkelerde büyümeyi pozitif yönde etkilediği tespit
edilmiştir.
Chang ve Lee (2010), 1970-2006 dönemini kapsayan çalışmalarında 23 OECD ülkesinde
küreselleşme ve büyüme ilişkisini analiz etmişlerdir. Çalışmalarında panel nedensellik testinden
ve küreselleşme endeksinden yararlanmışlardır. Çalışmanın sonucunda ise sosyal küreselleşme,
ekonomik küreselleşme ve genel küreselleşme ile büyüme arasında uzun dönemli ve çift yönlü
ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Villaverde ve Maza (2011), 1970-2005 dönemini kapsayan çalışmalarında 101 ülke üzerinde EKK,
GMM ve sabit yöntemler testlerini kullanarak ekonomik, sosyal ve genel olarak küreselleşmenin
büyümeye etkisini incelemişlerdir. Çalışma sonucunda ekonomik, sosyal ve genel küreselleşmenin
büyüme üzerinde pozitif etkisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Chang, Lee ve Hsieh (2011), 1970-2006 dönemini kapsayan çalışmalarında, G7 ülkelerinde sosyal
küreselleşme ve genel küreselleşmenin büyüme üzerine etkisini incelemişlerdir. Çalışmada çoklu
yapısal kırılmalı eş bütünleşme analizi kullanılmış ve çalışma sonucunda sosyal küreselleşmenin
ve genel olarak küreselleşmenin büyüme üzerinde pozitif etkisi olduğu sonucuna varılmıştır.
Ali ve Imai (2013), 1970-2009 dönemini kapsayan çalışmalarında 41 ülke üzerinde ekonomik
küreselleşme ve ekonomik krizin ekonomik büyümeye etkisini incelemişlerdir. GMM yöntemi ve
dinamik panel modeli kullanılmıştır. Çalışma sonucunda ekonomik küreselleşme oranının yüksek
olduğu ülkelerde yüksek büyüme yaşandığı sonucuna ulaşılmıştır.
Gurgul ve Lach (2014), 1990-2009 dönemini kapsayan çalışmalarında AB üyesi 10 ülkede
ekonomik büyüme ve sosyal küreselleşmeyi statik panel veri analiziyle incelemişlerdir. Çalışma
sonucunda ekonomik ve sosyal küreselleşmenin büyüme üzerinde pozitif etkisi olduğu, politik
küreselleşmenin ise büyüme üzerinde etkisinin olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
61
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
Yıng, Chang ve Lee (2014), 1970-2008 dönemini kapsayan çalışmalarında ASEAN ülkelerinde
küreselleşmenin büyüme üzerindeki etkilerini panel veri analiziyle incelemişlerdir. KOF endeksi
kullanılarak ekonomik, sosyal ve politik küreselleşmenin analiz edildiği çalışmada ekonomik
küreselleşmenin büyüme üzerinde olumlu etkisi olduğu, sosyal küreselleşmenin büyüme üzerinde
olumsuz etkisi olduğu ve politik küreselleşmenin büyüme üzerinde zayıf ve olumsuz bir etkisi
olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Hayaloğlu, Kalaycı ve Artan (2015), 1995-2011 dönemini kapayan çalışmalarında yüksek, üst
orta, düşük orta ve düşük gelirli 91 ülkede küreselleşmenin ekonomik büyümeye etkisini panel
veri analizi kullanarak incelemişlerdir. Çalışmada sonucunda küreselleşmenin ekonomik büyüme
üzerindeki etkisinin ülkelerin gelişmişlik düzeyine göre farklılaştığı ortaya konulmuştur. Bu
sonucun küreselleşmenin alt bileşenlerinde de benzerlik gösterdiği tespit edilmiştir.
Doğan ve Can (2016), 1970-2012 dönemini kapsayan çalışmalarında Güney Kore’de küreselleşme
ve ekonomik büyüme ilişkisini Engel-Granger eşbütünleşme testi aracılığıyla incelemişlerdir.
Çalışma sonucunda ekonomik, sosyal ve bütün olarak küreselleşmenin ekonomik büyümeyi
pozitif şekilde etkilediği sonucuna ulaşılmıştır.
Türedi (2016), 1996-2014 dönemini kapsayan çalışmasında 40 ülkede küreselleşmenin ekonomik
büyüme üzerindeki etkisini sabit etkiler panel veri analizi ile incelemiştir. Çalışma sonucunda
küreselleşmenin ekonomik büyümeyi pozitif şekilde etkilediği tespit edilmiştir. Ayrıca
küreselleşmenin alt bileşenleri olan ekonomik, sosyal ve politik küreselleşmenin de büyüme
üzerinde pozitif etkisi olduğu tespit edilmiştir.
Doğan (2017), 1970-2011 dönemini kapsayan çalışmasında Türkiye’de ekonomik küreselleşme
ve büyüme arasındaki ilişkiyi Toda-Yamamoto nedensellik testi aracılığıyla incelemiştir. KOF
endeksinin kullanıldığı çalışmada, ekonomik küreselleşmeden büyümeye doğru tek yönlü
nedensellik ilişkisi olduğu tespit edilmiştir.
Gozgor ve Can (2017), 1970-2010 dönemini kapsayan çalışmalarında 139 ülkede ekonomik
küreselleşme ve ihracatın çeşitlendirilmesinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisini dengesiz
panel veri testiyle incelemişlerdir. Çalışma sonucunda Granger nedensellik testi sonuçlarında
ekonomik büyüme ve ekonomik küreselleşme arasında iki yönlü nedensellik ilişkisi olduğu
görülmüştür. Bunlara ek olarak ihracatın çeşitlenmesi ve ekonomik küreselleşmenin sadece üst ve
orta gelirli ekonomilerde büyümeyi pozitif yönde etkilediği sonucuna ulaşılmıştır.
62
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz
Altıner, Bozkurt, ve Toktaş (2018), 1990-2015 dönemini kapsayan çalışmalarında 10 büyük
yükselen piyasa ekonomisinde küreselleşme ve ekonomik büyüme ilişkisi panel veri analizi
aracılığıyla incelenmiştir. Çalışmanın sonucunda ise KOF küreselleşme endeksinin ve alt
bileşenlerinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisinin düşük olduğu ve ülkeden ülkeye farklılık
gösterdiği tespit edilmiştir.
Barış ve Barış (2018), 1996-2015 dönemini kapsayan çalışmalarında 28 AB üyesi ülkede
küreselleşmenin ekonomik büyüme etkisi panel veri analizi aracılığıyla incelenmiştir. KOF
endeksinin kullanıldığı çalışmada, ülkelerde ekonomik, sosyal ve politik küreselleşme ile büyüme
arasında pozitif bir ilişki olduğu tespit edilmiştir.
Eren ve Çütçü (2018), 1970-2016 dönemini kapsayan çalışmalarında Türkiye’de ekonomik
büyüme ve küreselleşme endeksleri arasındaki ilişkiyi yapısal kırılmalı zaman serisi yöntemiyle
incelemişlerdir. Çalışma sonucunda sosyal küreselleşmeden ekonomik büyümeye ve ekonomik
büyümeden politik küreselleşmeye doğru tek yönlü nedensellik ilişkisi olduğu tespit edilmiştir.
Bataka (2019), 1980-2015 dönemini kapsayan çalışmasında 40 Sahraaltı Afrika ülkesinde
küreselleşmeyi de facto ve de jure ayrımıyla ekonomik büyümeye etkisini panel veri testleri
yöntemiyle incelemiştir. Çalışma sonucunda genel küreselleşmenin büyümeyi pozitif etkilediği
sonucuna ulaşılmıştır. Aynı zamanda de jure ayrımın, ekonomik büyüme hızını yükselttiği
görülürken, de facto bölümün ise büyümeyi yavaşlattığı tespit edilmiştir.
Çelik ve Ünsür (2020), 2000-2016 dönemini kapsayan çalışmalarında seçilmiş 88 ülke için
küreselleşme ve ekonomik büyüme ilişkisi, Dumitrescu ve Hurlin panel nedensellik testi
kullanılarak incelenmiştir. Çalışma sonucunda ekonomik, sosyal ve teknolojik küreselleşme ile
büyüme arasında çift yönlü nedensellik ilişkisi tespit edilirken, ekonomik büyümeden genel
küreselleşmeye ve ekonomik büyümeden politik küreselleşmeye doğru tek yönlü nedensellik
olduğu tespit edilmiştir.
Polat ve Peker (2020), 1970-2018 dönemini kapsayan çalışmalarında Türkiye’de KOF
küreselleşme endekslerinin büyüme üzerindeki etkisini incelemişlerdir. Çalışmada Basit Doğrusal
Regresyon, Tek-Değişkenli Polinomiyal Regresyon, Basit Korelasyon ve Çoklu Korelasyon
analizleri yardımıyla KOF küreselleşme endeksleri ve büyüme analiz edilmiştir. Çalışma
sonucunda Reel GSYH ile KOF küreselleşme endeksleri arasında güçlü bir ilişki olduğu tespit
edilmiştir.
63
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
3. Veri Seti ve Metodoloji
3.1. Veri Seti
Bu çalışmada Türkiye’de küreselleşme ve ekonomik büyüme ilişkisinin nedensellik analizi test
edilirken 1980-2018 dönemini kapsayan yıllık veriler kullanılmıştır. Çalışma sınırlarının 19802018 dönemi olarak seçilmesinin nedeni 1980 yılı itibariyle Türkiye’de liberal politikalara
geçilmesidir. Çalışmanın 2018 yılında sonlanması ise KOF küreselleşme endeksinin en son ölçüm
yılı olmasıdır. Çalışmada kullanılan değişkenler, kişi başına düşen reel GSYH (sabit, 2010- $)
(LGSYH), ekonomik küreselleşme (KOFEC), ticari küreselleşme (KOFTR), finansal
küreselleşme (KOFFIN), sosyal küreselleşme (KOFSOC), kişiler arası küreselleşme (KOFINT),
bilgi küreselleşmesi (KOFINF), kültürel küreselleşme (KOFCUL), siyasi küreselleşme
(KOFPOL) ve küreselleşme endeksi (KOFGI) şeklindedir. Kişi başına düşen reel GSYH’ye ait
veriler Dünya Bankası’nın internet sitesinden alınmıştır. Sosyal, politik ve ekonomik küreselleşme
endekslerinin verileri ise İsveçre Ekonomi Enstitüsü’nün internet sitesinden alınmıştır.
3.2. Metodoloji
Değişkenler arasındaki nedensellik ilişkisi incelenmeden önce serilerin birim kök içerip
içermedikleri Augmented Dickey-Fuller (ADF) ve Phillips-Perron (PP) birim kök testleri
kullanılarak tespit edilmiştir. Ardından VAR modeli kurulmuş, Akaike ve Schwarz Bilgi
Kriterlerinden yararlanılarak optimum gecikme uzunluğu belirlenmiştir. Gecikme uzunluğunun
belirlenmesinin ardından seriler arasındaki nedensellik ilişkisinin tespit edilmesi amacıyla TodaYamamoto (1995) testi uygulanmıştır.
64
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz
3.2.1. ADF ve PP Birim Kök Testleri
Dickey ve Fuller (1979) tarafından geliştirilen ADF birim kök testinde hata terimlerinin
otokorelasyon içermesi halinde birim kökün varlığı, 𝐻0 hipotezi ile sınanır. ADF birim kök testi
üç regresyon modeli şeklinde gösterilmektedir. Bunlar;
∆𝑦𝑡 = 𝛾 ∙ 𝑦𝑡−1 + 𝑢𝑡
(1)
∆𝑦𝑡 = 𝑚0 + 𝑚2 ∙ 𝑡 + 𝛾 ∙ 𝑦𝑡−1 + 𝑢𝑡
(3)
∆𝑦𝑡 = 𝑚0 + 𝛾 ∙ 𝑦𝑡−1 + 𝑢𝑡
(2)
Denklemlerden (1) numaralı olan skoastik (rassal yürüyüş) trendine sahipken, (2) numaralı
denklem skoastik trend ve sabit terimi, denklem (3) ise skoastik ve deterministik trendi
içermektedir. ADF testi, analizlerde otokorelasyon görülmesi halinde EKK yardımıyla daha doğru
analiz sonucuna ulaşılması için geliştirilmiştir. ADF birim kök testinin geliştirilmesiyle DickeyFuller testinde kurulan modeller ADF testi için aşağıdaki şekilde gösterilmektedir;
∆𝑦𝑡 = 𝛾 ∙ 𝑦𝑡−1 + ∑ 𝛽𝑖 ∆𝑦𝑡−𝑖+1 + 𝑢𝑡
(4)
∆𝑦𝑡 = 𝑚0 + 𝑚2 ∙ 𝑡 + 𝛾 ∙ 𝑦𝑡−1 + ∑ 𝛽𝑖 ∆ 𝑦𝑡−𝑖+1 + 𝑢𝑡
(6)
∆𝑦𝑡 = 𝑚0 + 𝛾 ∙ 𝑦𝑡−1 + ∑ 𝛽𝑖 ∆𝑦𝑡−𝑖+1 + 𝑢𝑡
(5)
Denklem (6)’da 𝑦𝑡 değişkenine ait birim kök testi analiz edilmektedir. Denklemde 𝑚0 sabit terimi,
𝑡 trend değişkenini, 𝑢𝑡 ise beyaz gürültü hata terimini temsil etmektedir. Denklemde 𝑦𝑡
değişkeninin birim kök içermemesi veya bir başka ifadeyle durağan olması durumuna karşılık 𝑦𝑡
değişkeninin birim kök içermesi yani durağan olmadığı hipotezi sınanır. Analizde genel olarak iki
hipotez test edilmektedir. Hipotezler şu şekilde gösterilmektedir;
𝐻0 : 𝜃 = 0 (Seride birim kök bulunmaktadır ve seri durağan değildir. 𝑦𝑡 değişkeni, önceki dönem
değerlerinden bağımsızdır.)
𝐻1 : 𝜃 < 0 (Seride birim kök bulunmamaktadır ve seri durağan haldedir. Değişkenin geçmiş
dönemlerinde maruz kaldığı şoklar belli bir süre etkisini sürdürmesine rağmen giderek azalma
eğiliminde olacaktır ve kısa dönemde etkileri ortadan kalkacaktır.)
65
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
ADF testinde otokorelasyon problemi, modele gecikmeli değerler eklenerek çözülmeye
çalışılmıştır. Phillips ve Perron (1988) tarafından geliştirilen birim kök testi ise, ADF birim kök
testinin tersine hata teriminin heterojen olarak dağılmasını ve zayıf derecede bağımsız olmasını
sağlamaktadır. PP birim kök testindeki modeller aşağıdaki şekilde gösterilmektedir;
𝑦𝑡 = 𝛼 + 𝜌 ∙ 𝑦𝑡−1 + 𝑢𝑡
𝑦𝑡 = 𝛼 + 𝛽(𝑡 − 𝑇 ⁄2) + 𝜌 ∙ 𝑦𝑡−1 + 𝑢𝑡
(7)
(8)
Denklem (7) ve (8)’de sırasıyla sabitli ve sabitli trendli model gösterilmektedir. Denklemlerde,
𝑦𝑡 = test edilen değişkeni,
𝛼 = sabit terimi,
𝑡 = trendi,
𝑇 = gözlem sayısını ifade etmektedir.
Test için kurulan hipotezler ise aşağıdaki şekildedir:
𝐻0 : 𝜌 = 0 (Birim kök bulunmaktadır ve seri durağan değildir.)
𝐻1 = 𝜌 ≠ 0 (Birim kök yoktur ve seri durağandır.)
3.2.2. Toda-Yamamoto Nedensellik Testi
Toda ve Yamamoto (1995) tarafından VAR modeli tahminine dayalı geliştirilen nedensellik
yönteminde serilerin durağanlık derecesine bağlı olmadan nedensellik analizi yapılmasına imkan
tanımaktadır. Diğer bir deyişle, seriler durağan halde değilken dahi nedensellik ilişkisi test
edilebilmektedir. Bu yöntemle serilerin aynı derecede bütünleşik olmasına gerek duyulmazken
aynı zamanda eşbütünleşme ilişkisinin de varlığı aranmaz. Toda-Yamamoto testi için serinin VAR
modeli yardımıyla gecikme uzunluğunun (𝑘) belirlenmesi ve gecikme uzunluğuna en yüksek
bütünleşme derecesinin (𝑑𝑚𝑎𝑥) dahil edilmesi yeterli görülmektedir. Bu yöntemde sağlıklı bir
sonuç alabilmek için gecikme uzunluğunun doğru şekilde tespit edilmesi ve modelde olması
gereken değişkenlerin modele eksiksiz aktarılması gerekmektedir. Modelde gecikme uzunluğunun
66
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz
(𝑘) belirlenmesi ve en yüksek bütünleşme derecesi (𝑑𝑚𝑎𝑥) eklendikten sonra VAR[𝑘 + 𝑑𝑚𝑎𝑥]
modeli aşağıdaki şekilde gösterilir.
𝑌𝑡 = 𝛿0 + ∑𝑘+𝑑𝑚𝑎𝑥
𝑎1𝑖 𝑌𝑡−1 + ∑𝑘+𝑑𝑚𝑎𝑥
𝛽1𝑖 𝑋𝑡−1 + 𝜀1𝑡
𝑖=1
𝑖=1
(9)
𝑋𝑡 = 𝛿0 + ∑𝑘+𝑑𝑚𝑎𝑥
𝛼2𝑖 𝑌𝑡−1 + ∑𝑘+𝑑𝑚𝑎𝑥
𝛽2𝑖 𝑋𝑡−1 + 𝜀2𝑡
𝑖=1
𝑖=1
(10)
Denklem (9) ve (10) da yer alan 𝑘 gecikme uzunluğunu, 𝑑𝑚𝑎𝑥 ise bütünleşme derecelerinin en
büyüğünü ifade etmektedir. Hata terimlerini gösteren (𝜀1𝑡 ve 𝜀2𝑡) sıfır ortalamaya ve sabit bir
kovaryans matrisine sahip olduğu varsayılmaktadır. Değişkenler arasında nedensellik analizinin
yapılabilmesi için 𝐻0 : 𝛼1𝑖 = 0 ve 𝐻0 = 𝛼2𝑖 = 0 hipotezleri düzeltilmiş WALD test istatistiği
kullanılarak sınanmaktadır. Hesaplanan WALD test istatistiği, 𝑥 2 tablo değerinden büyük olduğu
durumda hipotezler reddedilmektedir.
4. Ekonometrik Bulgular
Çalışmada kullanılan LGSYH, KOFEC, KOFTR, KOFFIN, KOFSOC, KOFINT, KOFINF,
KOFCUL, KOFPOL ve KOFGI değişkenlerine ait tanımlayıcı test istatistikleri tablo 1’de
gösterilmektedir. Tablodaki Jarque-Bera test istatistiklerine bakıldığında tüm değişkenlerin
normal dağılıma sahip oldukları görülmektedir.
Tablo 1: Değişkenlere Ait Tanımlayıcı İstatistikler
LGSYH
KOFEC
KOFTR
KOFFIN
KOFSOC
KOFINT
KOFINF
KOFCUL
KOFPOL
Mean
9.029
48.452
49.349
47.554
49.257
46.933
53.005
47.833
82.414
60.041
Median
8.994
50.885
53.037
49.410
48.611
45.947
52.994
43.912
86.431
62.035
Max.
9.628
56.324
62.352
57.678
67.639
60.662
76.757
66.613
92.820
72.118
Minimum
8.514
32.438
35.666
29.210
32.522
36.082
32.020
28.879
63.332
43.546
Std. Dev.
0.325
6.910
7.438
7.740
12.342
8.039
16.796
12.622
10.407
4.497
Skewness
0.247
-0.863
-0.432
-0.775
0.227
0.309
0.241
0.129
-0.689
-0.396
Kurtosis
2.017
2.458
1.725
2.613
1.587
1.815
1.486
1.693
1.863
1.808
Jarque-Bera
1.968
5.328
3.857
4.153
3.578
2.903
4.1000
2.883
5.189
3.331
Probability
0.373
0.069
0.145
0.125
0.167
0.234
0.128
0.236
0.074
0.189
Sum
1854.634
1921.050
1830.421
2067.228
1865.502
3214.161
Sum Sq. Dev.
352.1595
4.021
1814.452
1889.639
2102.800
1924.644
2276.894
5789.171
2455.828
10720.44
6054.443
4116.186
Observations
39
39
39
39
39
39
39
39
39
KOFGI
2341.617
3427.825
39
Çalışmada kullanılan LGSYH, KOFEC, KOFTR, KOFFIN, KOFSOC, KOFINT, KOFINF,
KOFCUL, KOFPOL ve KOFGI değişkenlerine ait ADF ve PP birim kök testi sonuçları tablo 2’de
67
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
gösterilmektedir. Tüm değişkenlerin düzeyde durağanlık I (0) özelliği taşımadıkları görülmüştür.
Değişkenlerin farkları alındığında ise birinci düzeyde I (1) durağan hale geldikleri görülmektedir.
Tablo 2: ADF ve PP Birim Kök Testleri Sonuçları
ADF
Değişkenler
LGSYH
KOFEC
KOFTR
KOFFIN
KOFSOC
KOFINT
KOFINF
KOFCUL
KOFPOL
KOFGI
PP
Düzey
Birinci Fark
Düzey
Birinci Fark
Sabitli
0.218
-6.578*
0.500
-6.763*
Sabitli ve trendli
-2.317
-6.553*
-2.352
-7.103*
Sabitli
-2.276
-7.539*
-2.564
-7.853*
Sabitli ve trendli
-2.462
-7.763*
-2.347
-9.615*
Sabitli
-1.114
-5.674*
-1.035
-5.624*
Sabitli ve trendli
-2.073
-5.534*
-2.148
-5.466*
Sabitli
-2.623***
-5.716*
-2.627***
-5.654*
Sabitli ve trendli
-2.241
-5.951*
-2.178
-6.127*
Sabitli
-0.592
-4.328*
-0.630
-4.328*
Sabitli ve trendli
-1.443
-4.252*
-1.947
-4.238*
Sabitli
-0.195
-4.292*
-0.279
-4.424*
Sabitli ve trendli
-2.068
-4.137**
-2.278
-4.285*
Sabitli
-0.305
-5.038*
-0.305
-5.035*
Sabitli ve trendli
-2.333
-4.952*
-2.221
-4.949*
Sabitli
-1.178
-5.216*
-1.174
-5.325*
Sabitli ve trendli
-1.048
-5.288*
-1.536
-5.363*
Sabitli
-1.374
-2.086
-1.384
-6.925*
Sabitli ve trendli
-0.806
-7.367*
-0.845
-7.282*
Sabitli
-1.656
-5.719*
-1.656
-5.705*
Sabitli ve trendli
-0.780
-6.076*
-0774
-6.076*
Not: (*),(**) ve (***) sembolleri sırasıyla, %1, %5 ve %10 anlamlılık düzeylerini ifade etmektedir. ADF testinde gecikme
uzunlukları, Schwarz Bilgi Kriterine göre belirlenirken, PP testinde gecikme uzunlukları Newey-West bant genişliği dikkate
alınarak belirlenmiştir.
Toda-Yamamoto nedensellik testinin yapılabilmesi için ilk olarak VAR modelinde değişkenlere
ait optimum gecikme uzunluklarının belirlenmesi gerekmektedir. Modellerin gecikme uzunlukları
Akaike bilgi kriteri (AIC) ve Schwarz bilgi kriteri (SC) kullanılarak tespit edilmiştir. Modellere
ait optimum gecikme uzunluklarının sonuçları tablo 3’de yer almaktadır.
68
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz
Tablo 3: VAR Gecikme Uzunlukları
VAR
Lag
LogL
LR
FPE
AIC
SC
HQ
0
-104.389
NA
1.264
5.998
5.998
5.941
1
-10.680
171.800*
0.008*
1.190*
1.190*
1.018*
2
-9.240
2.480
0.010
1.508
1.508
1.222
3
-6.450
4.493
0.010
1.715
1.751
1.351
LGSYH-
0
-111.404
NA
1.867
6.300
6.388
6.330
KOFTR
1
-17.098
172.894*
0.012*
1.283*
1.547*
1.375*
2
-16.578
0.894
0.015
1.476
1.916
1.630
LGSYH-
3
0
-14.338
-116.906
3.610
NA
0.016
2.534
1.574
6.605
2.190
6.693
1.789
6.636
KOFFİN
1
-27.698
163.548*
0.022*
1.872*
2.136*
1.964*
2
-26.766
1.605
0.026
2.042
2.482
2.196
KOFSOC
1
-24.001
-97.741
1.658
4.453
NA
182.234
0.028
LGSYH-
3
0
0.874
0.004
2.111
5.541
0.241
2.727
5.629
0.505*
2.326
5.571
0.333
2
3.297
2.821
0.004
0.372
0.812
0.525
13.177
15.918*
0.003*
0.045*
0.661
0.260*
LGSYH-
3
0
-72.217
NA
0.211
4.123
4.211
4.153
KOFINT
1
20.493
169.9711*
0.001*
-0.805*
-0.541*
-0.713*
2
23.431
5.060
0.001
-0.746
-0.306
-0.592
28.257
7.774
0.001
-0.792
-0.176
-0.577
LGSYH-
3
0
-116.898
NA
2.533
6.605
6.693
6.636
KOFINF
1
-19.127
179.247
0.013
1.395
1.659*
1.488
2
-17.778
2.323
0.016
1.543
1.983
1.696
LGSYH-
3
0
-4.883
-107.179
20.774*
NA
0.009*
1.476
1.0490*
6.065
1.664
6.153
1.264*
6.096
KOFCUL
1
-10.940
176.438*
0.008*
0.941*
1.205*
1.033*
2
-10.659
0.483
0.010
1.147
1.587
1.301
-9.537
1.808
0.012
1.307
1.923
1.522
LGSYH-
3
0
-114.207
NA
2.181
6.455
6.543
6.486
KOFPOL
1
0.412
210.135
0.004
0.310
0.574*
0.402
2
6.803
11.006*
0.004*
0.177*
0.617
0.331*
8.501
2.735
0.004
0.305
0.921
0.520
LGSYH-
3
0
-98.654
NA
0.919
5.591
5.679
5.622
KOFGI
1
12.025
202.914*
0.002*
-0.334*
-0.070*
-0.242*
2
14.561
4.367
0.002
-0.253
0.186
-0.099
3
16.554
3.210
0.003
-0.141
0.4738
0.0730
LGSYHKOFEC
69
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
Not: (*) Kriterlere göre tavsiye edilen gecikme uzunluğunu göstermektedir.
VAR
modeliyle
gecikme
uzunluklarının
belirlenmesinin
ardından
seçilmiş
gecikme
uzunluklarının otokorelasyon içerip içermediği test edilmektedir. Tablo 4’de LM testi sonuçları
gösterilmektedir. LM testi olasılık değerleri 0.05’den büyük olduğu için serilerin otokorelasyon
içermedikleri sonucuna ulaşılmıştır.
Tablo 4: Otokorelasyon LM Testi Sonuçları
VAR
LGSYH- KOFEC
LGSYH -KOFTR
LGSYH -KOFFIN
LGSYH -KOFSOC
LGSYH -KOFINT
LGSYH -KOFINF
LGSYH -KOFCUL
LGSYH -KOFPOL
LGSYH - KOFGI
Gecikme
Uzunluğu
1
2
1
2
3
4
5
1
2
3
4
5
1
2
3
4
1
2
3
4
1
2
3
4
1
2
3
4
5
6
7
1
2
3
4
1
2
LM İstatistik Değerleri
Olasılık
4.321673
3.830433
0.892510
4.311489
11.18331
0.797040
6.836785
1.829837
2.652194
4.618838
4.000047
1.499917
0.689403
3.085652
3.357298
2.277846
1.077991
5.137240
4.199952
3.234587
2.512358
3.235533
0.588842
1.235631
1.758222
2.450774
1.950255
4.101647
3.545285
1.322336
1.428707
1.415158
2.092757
7.530917
5.498307
4.654076
5.302337
0.3642
0.4294
0.9256
0.3655
0.0246
0.9388
0.1448
0.7670
0.6176
0.3287
0.4060
0.8267
0.9526
0.5436
0.4999
0.6848
0.8977
0.2735
0.3796
0.5194
0.6424
0.5192
0.9643
0.8722
0.7801
0.6535
0.7449
0.3924
0.4710
0.8576
0.8392
0.8416
0.7187
0.1104
0.2399
0.3247
0.2577
70
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz
Normallik dağılımı testinde Jargua-Bera normal dağılım testi kullanılarak 𝐻0 = normal
dağılmakta hipotezine karşın 𝐻1 = normal dağılmamakta hipotezi test edilmektedir. Jargua-Bera
testindeki sonuçların 0.05 değerinden küçük olması halinde 𝐻0 hipotezi reddedilmektedir. Bu
sonuçlar ile hata terimlerinin normal dağılım göstermediği sonucuna ulaşılmaktadır. Sonuçların
0.05 değerinden yüksek olması halinde 𝐻1 hipotezi reddedilmektedir ve hata terimlerinin normal
dağılım gösterdiği sonucuna ulaşılmaktadır. Normallik testi sonuçları tablo 5’de gösterilmektedir.
Tabloda serilerin normal dağılıma sahip oldukları görülmektedir. Bu noktada 𝐻0 hipotezi kabul
edilmektedir.
Tablo 5: Normallik Testi Sonuçları
Jarqua-Bera
Df
Olasılık
7.451579
4
0.1139
LGSYH -KOFTR
1.052301
4
0.9018
LGSYH -KOFFIN
4.504218
4
0.3420
LGSYH -KOFSOC
0.701610
4
0.9511
LGSYH -KOFINT
8.871154
4
0.0644
LGSYH -KOFINF
6.893524
4
0.1416
LGSYH -KOFCUL
5.546393
4
0.2357
LGSYH -KOFPOL
5.873799
4
0.2088
LGSYH -KOFGI
7.851660
4
0.0972
VAR
LGSYH -KOFEC
Değişen varyans (Heteroskedasite) testi, hata terimlerinin sabit olma özelliği gösterip
göstermediğini öğrenmek adına yapılmaktadır. Hata terimlerinin 0.05’den büyük olması halinde
VAR modelinde değişen varyans yoktur sonucuna ulaşılmaktadır. Çalışmada yapılan değişen
varyans (Heteroskedasite) testi tablo 6’da gösterilmektedir. Sonuçlara bakıldığında hata
terimlerinin sabit varyans özelliği taşıdıkları görülmektedir.
Tablo 6: Değişen Varyans Testi Sonuçları
VAR
Ki-Kare Test
Serbestlik Derecesi
Olasılık
LGSYH -KOFEC
30.39611
24
0.1720
LGSYH -KOFTR
54.00439
60
0.6933
LGSYH -KOFFIN
60.56254
60
0.4554
LGSYH -KOFSOC
45.38630
48
0.5806
71
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
LGSYH -KOFINT
57.15984
48
0.1715
LGSYH -KOFINF
36.36084
48
0.8908
LGSYH -KOFCUL
89.59341
84
0.3179
LGSYH -KOFPOL
39.48410
48
0.8044
LGSYH -KOFGI
30.47683
24
0.1694
Tablo 7’de çalışmaya ait Toda-Yamamoto nedensellik testi sonuçları yer almaktadır.
Tablo 7: Toda-Yamamoto Nedensellik Testi Sonuçları
İlişkinin Yönü
Ki-kare
Olasılık
Toda Yamamoto Nedensellik
İlişkisi
KOFEC → LGSYH
0.301448
0.5830
YOK
LGSYH → KOFEC
0.946211
0.3307
YOK
KOFTR → LGSYH
8.812804
0.0660
VAR
LGSYH → KOFTR
3.630184
0.4584
YOK
KOFFIN→ LGSYH
7.145433
0.1284
YOK
LGSYH → KOFFIN
10.13408
0.0382
VAR
KOFSOC→ LGSYH
5.370765
0.1466
YOK
LGSYH → KOFSOC
2.802681
0.4231
YOK
KOFINT→ LGSYH
0.289631
0.9620
YOK
LGSYH → KOFINT
3.752001
0.2895
YOK
KOFINF→ LGSYH
12.67777
0.0054
VAR
LGSYH → KOFINF
6.783730
0.0791
VAR
KOFCUL→ LGSYH
5.591249
0.4705
YOK
LGSYH → KOFCUL
6.480796
0.3715
YOK
KOFPOL → LGSYH
6.883519
0.0757
VAR
LGSYH → KOFPOL
1.043677
0.7907
YOK
KOFGI → LGSYH
1.818598
0.1775
YOK
LGSYH → KOFGI
3.282908
0.0700
VAR
Çalışmada yapılan Toda-Yamamoto nedensellik testi sonuçlarına göre ticari küreselleşmeden
ekonomik büyümeye doğru tek yönlü nedensellik, ekonomik büyümeden finansal küreselleşmeye
doğru tek yönlü nedensellik, bilginin küreselleşmesi ve ekonomik büyüme arasında çift yönlü
nedensellik, politik küreselleşmeden ekonomik büyümeye doğru tek yönlü nedensellik ve
ekonomik büyümeden genel küreselleşmeye tek yönlü nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir.
Ekonomik küreselleşme ile ekonomik büyüme arasında, sosyal küreselleşme ile ekonomik
72
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz
büyüme arasında, kişiler arası küreselleşme ile ekonomik büyüme arasında ve kültürel
küreselleşme ile ekonomik büyüme arasında herhangi bir nedensellik ilişkisi tespit edilmemiştir.
5. Sonuç
Bu çalışmanın amacı, Türkiye’de küreselleşme ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkiyi TodaYamamoto nedensellik yaklaşımını kullanarak analiz etmek ve ilgili literatüre katkı sağlamaktır.
Yapılan Toda-Yamamoto nedensellik testi sonuçlarına göre ticari küreselleşmeden ekonomik
büyümeye doğru tek yönlü ilişkinin varlığı, Türkiye’nin serbest ticaret politikalarını
benimsemesinin ekonomik büyümeye olumlu katkı sağlayacağına yönelik görüşleri destekler
niteliktedir. Ekonomik büyümeden finansal küreselleşmeye doğru tek yönlü ilişkinin varlığı,
Türkiye’de ekonomik büyüme seviyesinin yükselmesiyle finansal serbestliğin arttığını ve küresel
finansal piyasalarla entegrasyon sağlandığını göstermektedir. Bilgi küreselleşmesi ile ekonomik
büyüme arasındaki çift yönlü ilişkinin varlığı, Türkiye’de bireylerin veya kurumların bilgi
transferlerinin uluslararası yayılma hızı ile ülkedeki ekonomik büyüme düzeyinin artmasının
birbirini destekler nitelikte olduğunu göstermektedir. Bu bağlamda Türkiye’de bilgi hızının ve
transferinin artması ekonomik büyümeyi olumlu etkilerken, ekonomik büyümenin artması da bilgi
transferlerinin uluslararası yayılma hızında artışa neden olmaktadır. Politik küreselleşmeden
ekonomik büyüme doğru tek yönlü ilişkinin varlığı, Türkiye’nin dünya üzerindeki siyasi
ilişkilerini artırması ve uluslararası karşılıklı işbirliklerini yoğunlaştırmasının ekonomik büyüme
üzerinde olumlu etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Ekonomik büyümeden genel
küreselleşmeye doğru tek yönlü ilişkinin varlığı ise ekonomik büyümenin sağlanmasıyla ülkenin
küreselleşme sürecine entegre olduğunu ve ekonomik büyümenin küreselleşme üzerinde olumlu
etkisinin olduğunu göstermektedir. Bu bulgular neticesinde Türkiye’de küreselleşme sürecinin
ekonomik, sosyal ve politik boyutlarıyla iyi yönetilmesi durumunda sürecin ekonomik büyümeyi
olumlu yönde etkileyeceği söylenebilmektedir.
Çalışma sonucunda politik küreselleşme ve ekonomik büyüme arasında elde edilen bulgular; Kılıç
(2015), Türedi (2016), Altıner, Bozkurt ve tektaş (2018), Barış ve Barış (2018) ve Polat ve Peker
(2020)’in Türkiye ve diğer ülkeler üzerinde yaptıkları çalışmaların bulgularıyla benzerlik
göstermektedir. Aynı zamanda Çelik ve Ünsür (2020)’ün çalışmalarında elde ettikleri ekonomik
73
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
büyümeden genel küreselleşmeye doğru nedensellik ilişkisi, bu çalışmada elde edilen bulguları
destekler niteliktedir.
Kaynakça
Ali, A., & Imai, K. S. (2013). Crises, Economic Integration and Growth Collapses in African
Countries. Discussion Paper Series DP 2013-07, Kobe: Research Institute for Economics&Busines
Administration, Kobe University.
Altıner, A., Bozkurt, E., & Toktaş, Y. (2018). Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme: Yükselen
Piyasa Ekonomileri İçin Bir Uygulama. Finansal Politik & Ekonomik Yorumlar, 0(639), 117-162.
Barış, S., & Barış, A. (2018). Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Avrupa Birliği
Ülkelerinden Deliller. Y. Bayar (Ed.), In Proceedings of 4 th SCF International Conference on
“Economics and Social Impacts of Globalization” and “Future Turkey-European Union
Relations” 26-28 Nisan 2018 içinde (s. 63-73). Uşak: Uşak üniversitesi
Bataka, H. (2019). De jure, De facto Globalization and Economic Growth in Sub-Saharan Africa.
Journal of Economic Integration, 34(1), 133-158.
Boockmann, B., & Dreher, A. (2003). The contribution of the IMF and the World Bank to
economic freedom. European Journal of Political Economy, 19(3), 633-649.
Brunner, A. D. (2003). The long-run Effects of Trade on Income and Income Growth. IMF
Working Paper (No 03/37). Washington: International Monetary Fund Institute.
Chang, C.-P., & Lee, C.-C. (2010). Globalization and Economic Growth: A Political Economy
Analysis for OECD Countries. Global Economic Review, 39(2), 151-173.
Chang, C.-P., Lee, C.-C., & Hsieh, M.-C. (2011). Globalization, Real Output and Multiple
Structural Breaks. Global Economic Review, 40(4), 421-444.
Çelik, M. Y., & Ünsür, Z. (2020). Küreselleşme ve Büyüme İlişkisinin Dumitrescu-Hurlin Panel
Nedensellik Testi İle Belirlenmesi. İzmir İktisat Dergisi, 35(1), 201-210.
74
Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin Bir Analiz
Dickey, D. A., & Fuller, W. A. (1979). Distribution of the Estimators for Autoregressive Time
Series with a Unit Root. Journal of the American Statistical Association, 74(336), 427-431.
Doğan, B. (2017). Ekonomik Küreselleşme ve Büyüme İlişkisi: Türkiye Örneği Toda-Yamamoto
Nedensellik Analizi. Finans Politik & Ekonomik Yorumlar, 54(628), 19-27.
Doğan, B., & Can, M. (2016). Küreselleşmenin Büyümeye Etkisi: Güney Kore Örnekleminde
Eşbütünleşme Analizi. Çankırı Karatekin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi,
6(2), 197-220.
Dreher, A. (2006). Does Globalization Affect Growth? Evidence from a new Index of
Globalization. Applied Economics, 10(38), 1091- 1110.
Eren, M. V., & Çütçü, İ. (2018). Küreselleşmenin Ekonomik Büyümeye Etkisi: Türkiye Üzerine
Ekonometrik Bir Analiz. Siyaset, Ekonomi ve Yönetim Araştırmaları Dergisi, 6(1), 47-61.
Gozgor, G., & Can, M. (2017). “Causal Linkages among the Product Diversification of Exports,
Economic Globalization and Economic Growth. Review of Development Economics, 21(3), 888–
908.
Gurgul, H., & Lach, Ł. (2014). Globalization and economic growth: Evidence from two decades
of transition in CEE. Economic Modelling, 36, 99-107.
Hayaloğlu, P., Kalaycı, C., & Artan, S. (2015). Küreselleşme Farklı Gelir Grubundaki Ülkelerde
Ekonomik Büyümeyi Nasıl Etkilemektedir? Eşkişehir Osmangazi Üniversitesi İİBF dergisi, 10(1),
119-152.
Li, Q., & Reuveny, R. (2003). Economic Globalization and Democracy: An Empirical Analysis.
British Journal of Political Science, 33(1), 29-54.
Michael, B. (2011). Theorising the Politics of Globalisation: A Critique of Held et al.'s
"Transformationalism. Journal of Economic and Social Research, 4(2), 3-17.
Phillips, P. C., & Perron, P. (1988). Testing for a Unit Root in Time Series Regression. Biometrika,
75(2), 335–346.
Polat, Ç., & Peker, K. Ö. (2020). Küreselleşme ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye Örneğinde
Bir Değerlendirme. İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 9(5), 3988-4015.
75
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, Volume: 8 Issue: 15 Year: 2022
Prempeh, E. O. (2004). Anti-Globalization Forces, the Politics of Resistance, and Africa: Promises
and Perils. Journal of Black Studies, 34(4), 580-598.
Sarıkaya, M. (2014). Sosyal Küreselleşme ve Büyüme Üzerine Etkisi. Yüksek Lisans Tezi. Hatay:
Mustafa Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Türedi, S. (2016). Küreselleşmenin Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisi: Gelişmekte Olan
Ülkeler İçin Panel Veri Analizi. Uluslararası Osmaneli Sosyal Bilimler Kongresi 12-14 Ekim
içinde (s.691-703) Bilecik: Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Yayınları.
Villaverde, J., & Maza, A. (2011). Globalisation, Growth and Convergence. World Economy ,
34(6), 952 - 971.
Woodhouse, A. (2006). Social Capital and Economic Development in Regional Australia: A Case
Study. Journal of Rural Studies, 22(1), 83-94.
Y.Toda, H., & Yamamoto, T. (1995). Statistical inference in vector autoregressions with possibly
integrated processes. Journal of Econometrics, 66(1-2), 225-250.
Yıng, Y.-H., Chang, K., & Lee, C.-H. (2014). The impact of globalization on economic growth.
Romanian Journal of Economic Forecasting, 17(2), 25-34.
Zhuang, R., & Koo, W. W. (2007). Economic Growth under Globalization: Evidence from Panel
Data Analysis. Portland: 2007 Annual Meeting, July 29-August 1 içinde (s.1-22). Portland:
American Agricultural Economics Association.
76