Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Sena Küçükkıvanç
Yazar&Editör 1 gün önce Sen de Cevap Ver

Bu cihazlar esasen evrenin hayalet parçacıklarından bazıları olan nötrinoları görmek için kullandığımız gözlerimiz gibi bir şey. Bunların ana görevi, bu leptonik varlıkların kütle hiyerarşisi gibi temel ayrıntılarını, kendi kendilerinin karşıt parçacığı olup olmadıklarını (yani Majorana mı yoksa Dirac parçacığı mı olduklarını) ve o acayip çeşit (tür) salınımı sihirlerini nasıl gerçekleştirdiklerini, yani elektron, müon ve tau kimlikleri arasında nasıl geçiş yaptıklarını çözmemize yardımcı olmak. Bunun ötesinde bunlar bir nevi kozmik dedektifler; çekirdek çöküşlü süpernovalar gibi yıkıcı olaylardan ya da aktif galaktik çekirdekleri (özellikle jetleri bize doğru yöneldiğinde blazarları) besleyen süper kütleli kara deliklerin civarından fırlatılan nötrinoların kokusunu alırlar.[1] Bu astrofiziksel nötrinoları yakalayarak, evrenin en aşırı hızlandırıcılarına ve potansiyel olarak rekombinasyon dönemine veya baryon asimetrisi problemini çözebilecek süreçlere benzersiz bir bakış atmış oluyoruz.

Peki neredeyse her şeyin içinden vızır vızır geçen bir parçacığı nasıl yakalarsın? İşte bu da haliyle biraz zor. Nötrinolar zayıf nükleer kuvvet aracılığıyla çok etkisiz bir şekilde etkileşime girdiğinden, bu dedektörlerin devasa olması ve genellikle sinir bozucu kozmik ışın müonlarından ve diğer radyojenik arka planlardan korunmak için yerin derinliklerine gömülmesi gerekiyor. Çok yaygın bir teknik, Super-Kamiokande veya IceCube'de olduğu gibi, ultra saf su veya buzla dolu devasa tanklar kullanır. Bir nötrino, çok küçük bir ihtimalle, dedektör ortamındaki (elastik saçılma veya enerjiye bağlı olarak derin inelastik saçılma yoluyla) bir çekirdeğe veya elektrona çarptığında, yüklü bir lepton (elektron veya müon gibi) üretebilir.[2][3] Eğer bu lepton o ortamdaki ışık hızından daha hızlı hareket ediyorsa (yani faz hızı c/n'yi aşıyorsa), Çerenkov ışıması adı verilen koni şeklinde mavimsi bir ışık yayar. Bu ışık daha sonra, fotonları tespit edilebilir elektrik sinyallerine dönüştüren aşırı hassas fotoçoğaltıcı tüpler (PMT'ler) veya silikon fotoçoğaltıcılar (SiPM'ler) dizisi tarafından yakalanır. Diğer dedektörler, nötrino etkileşimlerinin küçük ışık parlamaları ürettiği sıvı sintilatörler veya yüklü akım (CC) ya da nötr akım (NC) nötrino etkileşimlerinde üretilen yüklü parçacıkların bıraktığı iyonlaşma izlerinden parçacık yollarının neredeyse kabarcık odası benzeri 3 boyutlu yeniden yapılandırılmasına olanak tanıyan sıvı argon zaman projeksiyon odaları (LArTPC'ler) kullanır.[4]

DUNE (Derin Yeraltı Nötrino Deneyi) ve Hyper-Kamiokande gibi yeni nesil deneyler, nötrino kütle sıralamasını (bu bir normal hiyerarşi mi yoksa ters hiyerarşi mi?) kesin olarak belirlemeyi ve lepton sektöründe CP ihlalini (madde-antimadde asimetrisini açıklayabilecek hayati bir ipucu) araştırmayı hedefliyor. Aynı zamanda Samanyolu'muzda gerçekleşecek bir sonraki Tip II süpernovadan gelecek nötrino patlamasını yakalamaya hazır, süper hassas galaktik yangın alarmları olacaklar ve bize yıldız ölümü ile r-süreci nükleosentezi hakkında eşi benzeri görülmemiş gerçek zamanlı bir görünüm sunacaklar. Artı, steril nötrinolar – zayıf kuvveti bile hissetmeyen hipotetik nötrinolar – için devam eden bir arayış ve Parçacık Fiziği Standart Modeli ötesindeki diğer egzotik fizik olaylarını araştırma çabası da var.[5] Hatta bazı bilim insanları, nötrinoları Yer tomografisi için kullanmayı veya özel nükleer materyallerin yayılmasının önlenmesi amacıyla nükleer reaktörleri izlemeyi bile düşünüyorlar.[6]

Tüm Reklamları Kapat

Kaynaklar

  1. UCLA. Scientists Uncover Surprising New Source Of Cosmic Neutrinos. (9 Mayıs 2025). Alındığı Tarih: 11 Mayıs 2025. Alındığı Yer: ScienceBlog | Arşiv Bağlantısı
  2. Super-Kamiokande Official Webiste. Detector | Super-Kamiokande Official Webiste. Alındığı Tarih: 11 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Super-Kamiokande Official Webiste | Arşiv Bağlantısı
  3. www.hep.shef.ac.uk. Neutrinos And Neutrino Oscillations. Alındığı Tarih: 11 Mayıs 2025. Alındığı Yer: University of Sheffield | Arşiv Bağlantısı
  4. P. Abratenko, et al. (2024). Measurement Of The Differential Cross Section For Neutral Pion Production In Charged-Current Muon Neutrino Interactions On Argon With The Microboone Detector. American Physical Society (APS). doi: 10.1103/PhysRevD.110.092014. | Arşiv Bağlantısı
  5. symmetry magazine. The Search For The Sterile Neutrino. (17 Ağustos 2021). Alındığı Tarih: 11 Mayıs 2025. Alındığı Yer: symmetry magazine | Arşiv Bağlantısı
  6. J. Pascoe. Neutrino Discovery Lays Groundwork To Further Explore Earth's Core. (22 Kasım 2017). Alındığı Tarih: 11 Mayıs 2025. Alındığı Yer: University of Alberta | Arşiv Bağlantısı
12
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Ayhan Kayabaş Semih Kayabas
İnceleyen10 4 gün önce
Bu filmi izledim, sonra öylece oturdum. Bir şey demedim.
Annem geldi “ne oldu?” dedi. “Biraz oyun oynadım” dedim. Ama oynayan ben değildim. Film beni oynadı.

“Oyun Alanı” dedikleri şey var ya…
Orası sadece neşeli çocuk çığlıklarının yankılandığı bir yer değil; içimizde unuttuğumuz versiyonlarımızın mezarlığı.
Film, bu eğlence arenasını renkli bir PTSD alanına çevirmiş.

Bir noktada karakter dönüp baktı.
O bakış... hani hayatında her şeyi pause'a aldığın anlar vardır ya, onun görsel karşılığıydı.

Sahneler geçerken kendi gençliğimi aradım.

Puanım : 10 /10
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Şehmus Savaş🚀🧑‍🚀🔭
İnceleyen10 10 Mayıs 2023
Çok güzel bir belgesel herkesin izlemesini isterim.
Belgesel
10.0/10
(16 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
9
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
262
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Begüm Sönmez, Emre Akman Ve Hüseyin Atala
Begüm Sönmez, Emre Akman Ve Hüseyin Atala Seslendiren 1 gün önce 21:10
Plastiklerin Kalbe Zararı - İyonlaşmada Yeni Bulgular - Aşı Kolunun Antikora Etkisi... Hepsi ve daha fazlası bu bölümde!
1
Kuzey Yaz Alacakaranlığı

Kuzeyde yaz gündönümü yaklaştıkça geceler kısalır ve gündüzler uzar. Yaz aylarında genellikle yüksek rakımlarda, gece parlayan bulutlar (İng: "Noctilucent clouds") kendini göstermeye başlar. 14 Haziran’da çekilen bu görselde, Dünya’nın yüzeyinden yaklaşık 80 kilometre yukarıda, uzayın kenarına yakın yerde bulunan buzlu bulutlar halen Güneş ışığını yansıtırken yakalanmış. Güneş, Forrest, Manitoba, Kanada’nın kuzeyinde ufkun altındaydı. Buna rağmen, alacakaranlıkta gece yarısına yakın bir vakitte, tek bir pozlama ile kaydedildiler. Ön planın birden fazla pozlaması, ateş böceklerinin düşük rakımdaki ışıldamalarını kaydediyor. Yani yaz gecelerinde parıldayan başka kısa süreli hayaletler.

19 Haziran 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı & Telif Hakkı: Justin Anderson
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Oğuz Ursus Bolgi
Yazar 17 Kasım 2011 17 dk.

Bilimin iletişim yollarından en önemlisi, akademik makalelerdir. Bilimsel cemiyetin kalbinde yer alan akademik makaleler, bilim insanlarının birbirleriyle ortak bir zeminde iletişim kurmasını ve fikirlerini kavga gürültü olmaksızın, sakin ve soğukkanlı bir şekilde, sistemli ve objektif bir biçimde birbirlerine aktarmalarını sağlar. Eğer bilimi tam olarak anlamak veya herhangi bir akademik çalışma yoluyla bilime katkı sağlamak istiyorsanız, akademik makale yazımını ve okunmasını öğrenmeniz bir tercih değil, bir zorunluluktur.

Akademik makaleler, bir bilim sahasındaki en güncel bilgileri içeren kaynaklardır. Dolayısıyla bir bilim sahasını öğrenmeyi, kendinizi o alanda geliştirmeyi, o alana katkı sağlamayı istiyorsanız; o bilim sahasındaki güncel durumu ve halen açıklanamamış konuları tespit etmek için akademik makaleleri didik didik etmeniz ve dikkatlice okumanız gerekir. Bu, bilimin en heyecan verici taraflarından biridir: Bir akademik makale, bir soruya cevap verirken, birçok yeni soruyu da doğurur; çünkü bilim, daha önce de izah ettiğimiz gibi, tamamlanmamış bir yolculuktur. Bu nedenle akademik bir makaleyi okuduğunuzda, sadece o makalede keşfedilenleri değil, aynı zamanda o sahada veya o çalışmada açık kalan noktaları da görmeniz mümkün olacaktır. Böylece o açıklara odaklanabilir, yeni keşifler yapabilir veya yapılan keşiflerin eksiklerini keşfederek bilimin gerçeğe bir adım daha yaklaşmasını sağlayabilirsiniz.

144
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Ömer Can Mutlu
Türü Ekleyen 1 gün önce
Plexippini, Salticinae alt familyasına bağlı bir oymaktır. 2 alt oymağı bulunur.
1
Çağrı Mert Bakırcı
Aktaran 26 Ağustos 2021 4 dk.

Son 35 yılda yürütülen bir dizi ulusal kamuoyu araştırmasına dayanan yeni bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletleri'nde halkın evrimi kabul etme düzeyi, artık kesin olarak orta noktanın üzerine çıkmayı başardı. Michigan Üniversitesi Sosyal Araştırmalar Enstitüsü'nden baş araştırmacı Jon D. Miller, şöyle diyor:

35 yılı aşkın verileri inceleyen çalışma; bilim okuryazarlığı, fen bilimlerinde üniversite dersleri almak ve bir üniversite diplomasına sahip olmak gibi eğitimsel özelliklerin, evrimin kabulünü istikrarlı bir şekilde arttıran en güçlü faktörler olduğunu gösterdi. Araştırmaya göre, evrimin kabulünü en çok arttıran faktörler sırasıyla şöyle:

35
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
185K UP
Bilim ve felsefe okuru 8 Mayıs 2023 Sen de Cevap Ver

Benlikler için iyi ve kötü arasında fark var mı yok mu? Sizin için iyi olabilmenin bünyeye verdiği bir 'tad' varsa benlik için iyi ve kötü bir olmayacaktır. Bu benliksel farkın nasıl oluştuğunun önemi yoktur. Bu fark varsa ve oluşmuşsa artık iyi ve kötü vardır, gerçektir, nesneldir ve sizin bünyenizdeki ikisinin etkisi de farklıdır.

Neyin iyi ve kötü olduğunu belirleyen şeyin kaynağı ise bizzat zaten sizin bir benlik deneyimine sahip olmanız. Biraz daha açarsak sizin de başkası gibi acı çekebilmeniz, zarar görebilmeniz ve sizin de örneğin adalete ihtiyaç duymanız. İyi ve kötüyü belirleyen şey bu nedenle sizsiniz, sizin kendi benliginiz, bu benliğe sahip olmanız ve bu benliğe aynı zamanda 'esir' olmanız. Diğer insanlara iyi davranmanız için bu nedenle önemli bir nedeniniz var. Çünkü siz başka insanlara iyi davranınca aslında kendinize iyi davranmış oluyorsunuz kendi benlik deneyiminizle. Bu nasıl mı oluyor?? Bunu beyniniz ayna nöronlar ile yapıyor. beyniniz ayna nöronlar ile karşınızdakinin durumunu acısını sizin bedeninize sinir sistemi yolu ile simüle eder size yansıtır ve onların iyi duygularını veya acılarını, çaresizliklerini sizin benliginize deneyimletir. İyi ve kötü soyut kavramlar değildir sizin benliginiz yolu ile biyolojinize hatta DNAnıza kadar işlemiş bir mekanizmanın sonucudur. En başta bahsettiğimiz 'tad'ın kaynağı da işte budur. Yani bünyenizde (benliginizde) iyi ve kötünün 'tadı' bir değildir. Bunu zaten hissetmeniz de mümkün. Birine iyi davranın ve iç huzurunuzu ve size verdiği duyguyu hissedin.

Benliginizdeki bu mekanizmanın nasıl oluştuğunun ise bir önemi yoktur. Ama klasik bir söylem olarak toplum yolu ile oluşma gibi basit bir duruma dayanmadığı kesindir. Çünkü toplum yolu ile beynimizdeki biyolojik kökeni olan bir mekanizma sonradan ve yaşam sürenizle sınırlı bir öğrenilmiş basit bir süreçle değil evrimsel uzun ve derin bir süreçle var olur, var olmuştur. Diğer canlıların veya insanların açısına duyarlılaşma özelliği nasıl evrimleşti. Bu nasıl başlamış olabilir. Görerek öğrenilerek olabilir ama bu görme ve öğrenme bir insanın hayatına sığacak basit bir görerek ögrenme değildir. Bu nesilden nesile insan beyninin değişip dönüşmesi ile bahsettiğimiz derin biyolojik mekanizmanın evrimsel geçmişine dayanan görme öğrenme sürecidir, görerek hissetme algılama sürecidir.

Tüm Reklamları Kapat

Kısacası benliginizi kriter aldığınız sürece iyi kötü kavramları vardır ve bu ikisi bir değildir.

1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Osman Başyurt
Yazar 17 Eylül 2017 5 dk.

Bütün hayvanlar hayatta kalmak, sosyal ve fiziksel ortamlarında başarılı olmak amacıyla dâhil oldukları sosyal sistemler ile etkileşim içinde olmalıdırlar. Bu etkileşim karşımıza iki şekilde çıkar: rekabet ve işbirliği. Aynı türden hayvanlar eş bulma, besin alanını koruma gibi konularda rekabet ederken; tehlike oluşturan diğer türlerle mücadele gibi konularda işbirliği yaparlar. Bu iki olgu hayvanlarda toplumsal davranışları belirler. Bu açıdan bakıldığında psikoloji ya da etoloji fark etmeksizin davranışsal yelpazenin hem psikolojik hem toplumsal hem biyolojik bir bütün olarak ele alınması gerektiği anlaşılmaktadır. Bir davranışın biyolojik temellerini anlamak, davranışı sergileyen organizmanın ihtiyaçlarını ortaya koyacaktır.

Rekabet içeren toplumsal davranışlar sonucunda bireyler, üyesi oldukları sosyal sistemlerde statü değişiklikleri yaşarlar. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, bu statü değişikliklerinin beyinde ve organizmanın gen ifadesinde de çeşitli değişiklikleri de beraberinde getirdiğini gösteriyor.

25
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Seda Baştürk
Seda Baştürk
194K UP
Çeviren 1 Şubat 2021
Ay’ın etrafında hiç hale gördünüz mü? Oldukça yaygın olan bu manzara, milyonlarca küçük buz kristallerinden oluşan yükseklerdeki ince bulutlar, gökyüzünün büyük bir kısmını kapladığında ortaya çıkar. Her bir buz kristali, minyatür bir lens gibi davranıyor. Kristallerin çoğu birbirine benzer uzun altıgen şekle sahiptir. Bu nedenle kristalin bir yüzeyinden giren ışık, karşı taraftan çıkarken 22 derece kırılır, bu da Ay halesinin yarıçapına karşılık gelir. Benzer biçimde, gündüz de bir Güneş halesi görülebilir. Bu buz kristallerinin tam olarak nasıl oluştuğu ise bir araştırma konusu olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta İsveç, Östersund‘dan çekilen bu görselde, karlı ağaçların üzerindeki tam bir Ay halesi ile tavşan izleri yakalandı.
3
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Blog Yazısı
Damla Eken
Damla Eken
83K UP
Blog Yazarı 5 dk.

Türkiye’nin bilim tarihinde iz bırakan isimlerden biri olan Prof. Dr. Engin Arık, hem bir fizikçi olarak hem de bir kadın olarak zorlu yollardan geçerek adını altın harflerle yazdırmış bir bilim insanıdır. 14 Ekim 1948’de İstanbul’da doğan Engin Arık, kariyerine adım attığı ilk günden itibaren bilime olan tutkusunu ve ülkesine duyduğu sorumluluğu her zaman ön planda tutmuştur. Onun hikayesi, azmin, zekanın ve kararlılığın birleştiği bir yolculuktur; ancak ne yazık ki bu yolculuk trajik bir şekilde sona ermiş ve Türkiye, büyük bir potansiyeli kaybetmiştir. Engin Arık’ın kariyerinin nasıl başladığını, nasıl bittiğini ve o meşhur toryum hikayesinin aslını anlamak, onun mirasını ve ülkemiz için değerini daha iyi kavramamızı sağlayacaktır.

Engin Arık’ın bilimle tanışması, henüz gençlik yıllarında İstanbul’da başladı. 1965 yılında, o dönemde Atatürk Kız Lisesi olarak bilinen ve şimdiki adıyla Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi’nden mezun oldu. Lise yıllarında gösterdiği başarı, onun bilimsel bir kariyerin kapılarını aralamasına vesile oldu. 1969 yılında İstanbul Üniversitesi’nde Fizik ve Matematik Bölümü’nden mezun olarak akademik hayatına ilk adımını attı. Aynı üniversitenin Kuramsal Fizik Kürsüsü’nde öğrenci asistanı olarak çalışmaya başladı ve burada bilime olan ilgisi daha da derinleşti. Engin Arık, teorik fizikle yetinmeyip deneysel çalışmaları da keşfetmek istiyordu; bu nedenle gözünü yurtdışına dikti.

11
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
349K UP
Aktaran 1 Kasım 2 dk.

Araştırmacılar Nature dergisinde yayınladıkları bu yeni yöntemde DNA gibi yüksek yoğunluklu bir ortamda veri kodlama hızını artırmak için moleküler düzeyde hareketli yazı tekniğini uyguladıklarını belirtiyor.[1] Bu yöntem hayati bilgilerin onlarca yıl boyunca saklanmasını uygun maliyetli hale getirerek gelişmekte olan DNA'da veri depolama endüstrisinde devrim yaratabilir. Altos Labs'de genomik uzmanı olan Kun Zhang şöyle söylüyor:

Washington Üniversitesi’nden biyofizikçi Jeff Nivala ise şöyle diyor:

20
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Rüzgâr Özkarakaş
İnceleyen8 2 gün önce
Rus edebiyatını şahsen pek sevmeyen biri olarak, Kızıl Kahkaha uzun süredir beni bu kadar etkileyen nadir kitaplardan biri oldu. Öyle ki, en sevdiğim savaş romanları arasında yerini rahatça aldı. Bana göre bu eser, savaş atmosferini birinci şahıs bakış açısından en çarpıcı şekilde yansıtan metinlerden biri. Savaşın yıkıcılığını alışılmadık bir şekilde, neredeyse mistik bir olay gibi sunuyor. Karakterler birer birer akıllarını yitiriyor; bazıları deliliğe sürükleniyor, bazıları da kafayı yiyor. Savaş o kadar yıkıcı ve sinsice ilerleyen bir şey ki, akıl sağlığını koruyabilenler anormal sayılıyor. Kızıl Kahkaha kavramı tam bu noktada devreye girmea kte, delilik, buradbireysel bir trajedi değil, kolektif bir gerçekliğe dönüşüyor. Eserin geçtiği coğrafya da bu atmosferi destekliyor. Gri gökyüzü, kesintisiz yağmur, boğucu hava, salgın hastalıklar ve kitabın yazıldığı tarih göz önüne alındığında 1904-1905 Rus-Japon Savaşı’na gönderme yaptığını anlıyoruz. Kitap başından sonuna kadar okuyucuyu hiçbir zaman klasik bir savaş anlatısıyla boğmuyor. Ne olduysa tek tek anlatmak yerine, hayal gücüne alan açıyor.
8.3/10
(4 Kişi)
Puan Ver
Bulunmuş Bir Elyazmasından Parçalar
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Yusuf Kaba
Yusuf Kaba
36K UP
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
“Diyelim ki o bir kişi olsun, zorunlu olarak da o kişinin felsefesi olacaktır: Oysa burada büyük bir fark var. Kimilerinde eksiklikleridir felsefe yapan, kimilerindeyse zenginlikleri, güçlülükleri. Birincilerin kendi felsefelerine gereksinimleri vardır, felsefeleri bir destek, bir sakinleştirici, bir ilaç, bir kurtuluş, bir yüceltme, bir kendilerine yabancılaşma olsa da; ikinciler içinse felsefe güzel bir lükstür, en iyi durumda, kozmik harflerini kavramlar göğüne yazmak zorunda oldukları zafer, coşkusu dolu bir minnettarlığın şehvetidir.”
Kaynak: Şen Bilim - Nietzsche
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 19 Ocak 2019
Sadece tek bir kitap tanıdığını söyleyen biri, okuma biliyor olamaz.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
21
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Sahtebilim ve Şüphecilik konusunda geliştirebilirsin.

Sahtebilim
Sahtebilim
98 Makale
19 saat 9 dakika
Öğrenmeye Başla
Komplo Teorileri
Komplo Teorileri
14 Makale
3 saat 50 dakika
Öğrenmeye Başla
Astroloji
Astroloji
4 Makale
1 saat 5 dakika
2 Soru
Öğrenmeye Başla
UFO ve Uzaylılar
UFO ve Uzaylılar
17 Makale
2 saat 44 dakika
Öğrenmeye Başla
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close